Osmanlı padişahlarından biridir. nihat genç´in memleket hikayeleri isimli kitabında şöyle anlatılıyor:
dördüncü murat’tan sonra tahta, asla deli olmayan deli ibrahim geçmiştir. padişahların en ciddisi, en eğlencelisiydi. anası kösem’i saraydan kovacak kadar aklı başındaydı. bir padişahîn tahttan indirilmesi için en güçlü delil, onun deli olmasıydı, bu yüzden deli ibrahim’i delirttiler. deli ibrahim 8 yıllık ikdidarının ilk 4 yılında saraya çeki düzen verdi, ancak ikinci 4 yıl gerçekten delirdi.
deli ibrahim’in de çocukluğu kafeste geçmişti. boğdurtulan şehzadelerin çığlıklarıyla büyüdü. bu yüzden sık sık sinir krizleri geçiriyordu. kösem sultan 3 kıtanın en güzel, en körpe cariyelerini cuma günleri sırayla deli ibrahim’in koynuna gönderiyordu. tık yok! işte bu tarihimizin en büyük faciasıydı. çünkü tahtın boğdurtula bogdurtula tek bir varisi kalmamıştı. bu yüzden saray zevk ve sefahat yuvasına dönüştürüldü...
kösem tüm servetini cinci hocalara, şifacılara harcadı. deli ibrahim’in odaları, harem tütsülendi, cinler padişahî çağrıldı, macunlar yedirildi. cinci hoca servet sahibi oldu. cinci hocalara servet yağdırılırken, macunculara iş düştü. deli ibrahim’e bastılar macunu. ve mutlu haber 1641 yılının bir bahar sabahı geldi. bu haber kösem’in deli ibrahim’in koynuna gönderdiği bir rus kızı olan turhan sultan'dan geliyordu. macunlar ise yaramıştı.
macunlar öyle ise yaradı ki, 4–5 ay içinde haremde hamile kalmayan cariye kalmadı. osmanlı’ya 100 yıl yetecek kadar şehzadeler sürüsü gelmişti.
bir kere kadının tadını alan deli ibrahim, artık istanbul’un dilberi, yosması, şişkosu, köçeği ne bulurlarsa deli ibrahim’in koynundaydı. kadınların bir dediğin iki etmedi, daha da ileri gitti, anasının küpelerini, mücevherlerini, takılarını yosmalara dağıttı. işte bu da kösem’i delirtti. daha sonra kösem’i saraydan kovdurttu.
bir gün deli ibrahim istanbul’u gezerken kafasına yine kadın vurur; "tez, istanbul’un en şişko kadınını getirin!" der. bu ünlü bir ermeni yosmasıdır, tam 150 kilodur. bu kadın deli ibrahim’i büyülemiş, sarayın bir numaralı cariyesi oluvermişti.
kösem intikamını alır, ayaktakımını toplayıp, deli ibrahim’i tahttan indirir. yerine torunu avcı mehmet’i getirir. deli ibrahim onurundan gururundan taviz vermeden, kendisini kafese kapatmaya gelenlere küfreder, pezevenkler der, karşı koyar ama olmaz. yanına bir cariye konularak kafesin kilidine kurşun dökülür.