Köle Ticareti (Afrika)

Virginia,Carolina ve Georgia Amerika'nın güneyindeki İngizliz Kolonileriydi.Buralarda tütün ve pamuk yetiştiriliyordu.Ancak beyazlar pamuk ve tütün tarlalarında çalışmak istemiyorlardı.Yerlilerse ya katledilmişler ya da beyazların getirdikleri hastalıklardan kırılmışlardı.Toprak sahipleri Afrika'dan köle getirerek sorunu çözmeyi planlıyordu.
Bir Köle gemisi Bristol kentinin limanında demirlemiş.Denizciler gemiye silah ve barut yüklüyorlar sonra da Afrika'ya yelken açacaklar.Sonunda gemi Batı Afrika sahillerine geliyor.Kaptan kıyıdan biraz açıkta demir atıyor.Kaptan birkaç adamını yanına alarak sandalla sahile çıkıyor.Bir kaç kişi onları karşılıyor.Köle istediklerini söylüyorlar ve içeri davet ediliyorlar.Hemen biraz ötede etrafı çevrilmiş basit barakalar var.Burada üçyüzden fazla kadın,erkek ve çocuk var.Çocukların bir kısmı yürüyemiyor bile.Bütün büyükler zincirlerle birbirine bağlanmış.Etraflarında silahlı ve kırbaçlı bekçiler var.
Geminin doktoru köleleri kontrol ediyor ve sağlıklı olanlarını satın alıyorlar.Ödeme ingiltere'den getirilen mallarla yapılıyor.Satın alınan köleler gemiye götürülüp yük ambarlarına zincirleniyor.Kaçmamaları için ayaklarına da pranga vuruluyor.Köle dolu gemi yola çıkıyor.
Gemide şimdi 238 köle var.Erkekler ve kadınlar ayrı ayrı yerlere konulmuş.Her köle ancak kıvrılarak yatabileceği kadar bir yere sahip.Hergün mısır bulamacı,fasulye ve tuzlanmış balık yiyorlar.Yemekten sonra biraz hareket etsinler diye güverteye çıkartılıyorlar.
Bu,köleler için korkunç bir seyahat oluyor.Kirli yük ambarında üst üste yığılmış bu insanlar,müthiş pis bir koku ve sıcakla boğuşmak zorundalar.Çok kötü bir içme suyu veriliyor.Kölelerin bir kısmı dizanteriye yakalanmışlar.Bu kirli suyla bulaşan bir hastalık.Bu hastalığa yakalananlarda yüksek ateş,şiddetli karın ağrısı ve ishal görülüyor.Birçok köle bu hastalıktan ölüyor.
Bu hastalığa ilk yakalanan küçük bir çocuk,beş gün içinde acılar içinde kıvranarak ölüyor.Bir gün sonra bunu üç küçük çocuğun ölümü takip ediyor.İki gün sonra iki kadın ve bir erkek.Ölenler denize atılıp köpek balıkları ve balinalara yem oluyorlar.
İki aylık bir yolculuktan sonra Amerika'ya ulaşılıyor.Artık gemide 173 köle var.65 kişi yolda ölüyor.Günde bir kişiden fazla.Bu köleler açık arttırmada satılıyor.Çoğu toprak sahipleri tarafından satın alınıyor.Bu köleler geceleri küçücük kulubelerde kalıyorlar.Sabahları erkenden uyanıp yakıcı güneşin altında akşama kadar pamuk tarlalarında çalışacaklar.
Onlar çalışırken kırbaçlı ve silahlı adamlar atların üzerinde onları kontrol ediyor.Kaçan köleler ise vurularak öldürülüyor.
Köle gemisi tekrar İngiltere'ye yelken açıyor.Kaptan köle satışından elde ettiği parayla pamuk almış.Bristol'e geldiğinde bu pamuğu satıyor.Gemi sahibi ve personeline para ödüyor.Herkes para kazanıyor,herkes mutlu oluyor.Köleler dışında herkes.Ama onlar kimin umurunda...

by Bortecine